Patronumla Karım! (Fırat 35 Y., Essen / Almanya)
Karısıyla
birlikte, çocuklarını büyütüp evlendirmiş, büyükçe bir Villa'da
yaşayan, 55 yaşlarındaki çiftin evdeki işlerini
yapıyorduk. Ben tamirat ve bahçe işleriyle uğraşırken,
karım da evin temizliği, alışverişi, faturaları
ve randevuları gibi işleriyle meşgul oluyordu. Son 3-4 seneye
kadar sahibi oldukları firmayı işletmiş, daha sonra
başkasına devredip emekliliklerini yaşayan bu çift, bize
karşı da para yönünden çok bonkör ve samimiydiler. Bizlere
işçileri gibi değil de, evin birer sakinleri gibi
davranıyorlardı.
Çocukları
yanlarına bayramdan bayrama uğradıkları için, onlara olan
hasretlerini sanırım bizde gideriyor gibiydiler. Ben ve karım
işsiz olduğumuz için, ek kazanç olarak onların yanında
gayet iyi durumdaydık. Günde birkaç saat uğrar, işim varsa
işimi yapar, yoksa bir istekleri olup olmadığını
öğrenip giderdim. Bazen de birlikte evde yada bahçede oturur sohbet
ederdik. Karım haftada bir genel temizliğe gelir, veya
randevuları oldukları zaman uğrardı, bir de akşamları
bahçede otururken.
Binali beyin
karısı Döndü hanım, aksatmadan Dinsel ibadetini yapan, iyilik
sever, sürekli olarak, "Hastayım." diyen, ununu eleyip
eleğini asmış biriydi. Gezmeyle eğlenmeyle, işle güçle
işi olmaz, evde Dinsel kitaplarla vakit geçirir, bazen
komşularını ziyarete ve doktora gitme dışında
evden dışarı çıkmazdı.
Binali bey
ise, derneklere, kahvelere ve dost sohbetlerine meraklı eski bir
işadamı olması dolayısıyla, girişken biriydi.
Yaşlı olmasına rağmen, yaşına inat,
bakımlı, kendine önem veren, sağlığına dikkat
eden, giyimi kuşamı düzgündü. Şakacı, samimi, açık
sözlüydü. Başbaşa kaldığımız zamanlar, sürekli olarak
kadınlardan ve gençlik zamanlarında beraber olduğu
kadınlardan bahseder, hatta onlarla nasıl ilişkiye
girdiğini, neler yaptığını anlatır dururdu. Bir
kadın görse hemen sulanır, onu röntgen çeker gibi incelerdi.
Karısından da sürekli olarak, yıllardır sex
yapmadığı için dert yanardı. Binali beyle arada bir
çapkınlık yapmaya giderdik. Ama para karşılığı
olduğu için, bir de karşısındaki kadınların
aceleci davranmalarından dolayı, "Zevk vermiyor üstadım!
Şöyle etine buduna dolgun, ateşli, canım istedikçe sikebileceğim
birini bulsam, para hiçte önemli değil!" derdi.
Bazen, (aslında
herzaman) dikkatimi çeken şey, benim karıma da sürekli olarak
bakmasıydı. Karıma bakışlarından, aklından
neler geçtiğini okur gibiydim adeta. Yaşına güvenerekten, bazen
sanki evladına der gibi, karıma, "Kızım ne kadar genç
ve güzelsin, keşke ben de senin yaşlarında olsaydım,
bundan önce ben evlenirdim seninle!" diye takılırdı.
Asıl amacı karımın ilgisini kendi üzerine çekmekti. Bazen
ben dışarda çalışırken, Döndü hanım da
dışarıda olduğu zamanlar, karım temizlik yapıyorsa
sürekli olarak içeride olur, onu izler, laf atardı. Ben çaktırmadan
onları izlerdim. Karım eğilip doğrulurken, dik dik bakar,
"Yardım edeyim!" der, bazen de konuşurlardı. Ama ne
konuştuklarını duyamazdım.
Yine birgün
orada çalıştıktan sonra, güneş batmak üzere iken bahçede
beraber oturmuş, hem biralarımızı yudumluyor, hemde
konuşuyorduk. Tabii ki, konu her zamanki gibi kadınlar ve onun seks
sorunlarıydı. Zaman ilerledikçe zevki de artıyordu. Bana,
"Sen benim gibi değilsin, şanslısın, balık gibi
karın var yanında, evire çevire sikersin!" diyordu şakaya
getirip te. Aslında ben bahçede çalışırken, yukarıda
benim karıyı sikse, ben görsem bile baştan şaşırırdım,
ama sanırım birşey diyemezdim. Hem kazancımız iyiydi,
hemde sanırım bu benim de hoşuma giderdi. Karımı
başka bir erkek domaltıp, bağırta bağırta sikerken
ve benim karı da bundan zevk alırken görmek benim de hoşuma
giderdi. Ama yine de açık açık (Git benim karıyı sik!)
diyemezdim. Hem karımın ondan hoşlanmadığını
biliyordum. Binali beyin hem yaşı, hemde kilosu ve sulu tavırları
hoşuna gitmiyordu karımın.
Binali beyin
bana sık sık söylediği, "Karını evire çevire
sikersin!" lafına, ben ne diyecektim ki? Ortam bozulmasın diye, "Ee
herhalde yani, yoksa karım siki başka yerde ararsa ne olacak?"
diye cevap veriyordum. Bu tür konuşmalarımız daha da sıklaşmıştı.
Nedense her defasında hiç vakit geçirmeden konuyu karıma getiriyordu.
Bir keresinde yine, "Çok şanslı bir erkeksin! Senden başka onu
siken oldu mu hiç? Biliyor musun?" diye sordu. Ben de, "Hiç görmedim
ve bana hiç böyle bir şey söylemedi. Ama şüpheleniyorum. Birkaç defa
kendim teklif ettim, birini alalım, o seni sikerken ben de seyredeyim,
sonra onunla beraber seni sikeriz diye. Bazen evet dedi, bazen de hayır
dedi. Aslında kabul etse, böyle bir şey benim de hoşuma gider!"
diye ağzımdan kaçırıverdim.
Binali bey
de bunu hiç kaçırmadı, "Demek bunu denemek istedin ha?" dedi.
Ben de anlattım, "Karımla bir defa Swinger Club gibi bir yere
gitmiştik. Bizden başka 2 çift daha vardı, herkes aynı
yerde çırılçıplak sevişip sikişiyordu. O kadar
zevkliydi ki. Yanımızdaki şişman kadının kocasının
gözleri sürekli olarak karımın kalçalarındaydı!" dedim.
En sonunda da Binali bey diyeceğini dedi, "Valla bak açık konuşayım,
senin karı acaip derecede hoşuma gidiyor, gel beni sik dese, hiç
arkadaşımın yada yanımda çalışan işçimin karısı,
yok kızım yaşında falan demem, çatır çatır
sikerim! Madem sen de zevk alıyorsun karının başkaları
tarafından sikilmesinden, ne yap yap karınla benim aramı yap! Sonunda
ne isterseniz isteyin benden. Bende bitmeyecek para var, ben yesem yesem ne
kadarını yiyeceğim? Arada bir canım çektikçe buluşuruz
sizin evde, sen ister oturur seyredersin, ister çıkarsın dışarı,
ben karını bir güzel sikerim, paranızı da bırakırım,
sonra evime giderim. Karı yine senin karın olsun! Hiçbirşey
olmamış gibi gizlice böyle geçinip gideriz!" dedi.
Eve geldiğimde
yine karımla oturmuş konuşuyorduk. Karım zaten hergün, Binali
beyin nasıl baktığını, nasıl etrafında
pervane olduğunu hep anlatırdı. Ama iyi para kazandığımızdan
dolayı ve bunun ikimizin de hoşuna gitmesinden dolayı sesimizi çıkarmazdık.
Bugün Binali beyin bana dediklerini birbir karıma anlattım. Karım
da başta, "Ondan hoşlanmıyorum! Senin de bana bulduğun
erkeğe bak!" falan dedi. Ama sonunda yola getirdim. "Ne olacak kızım,
doya doya amını götünü yalatırsın! Zaten o yaşta adam
nasıl sikecek seni? Sokamaz bile!" diyerek karımı ikna ettim.
Karıma,
"Ama aceleci olma, önceleri açık saçık konuş, rahat ol,
sana laf atmasına izin ver falan. Sonra ellemesine izin verirsin. Her
şeyi zamana bırak, iyice kudursun! Zaten ondan en fazla parayı, seni
yatağa atıncaya kadar götürürüz. Sonra sen onun sikini falan elle,
sonra onun seni yalamasına, öpmesine izin ver. Derken en son sikini falan
yalarsın. Olay had safhaya dayanınca, artık kendini ona bırak!
Bırak istediği gibi siksin seni! Zevk almasan da zevk alıyormuş
gibi davran, çıldırt onu! Sikini yala, ağzına akıttır
döllerini yut. Bırak seni götten falan siksin! Laflarınla çıldırt,
deli et onu, sana öyle bir tutulsun ki, senden asla bıkmasın! Her
seferinde başka bir fantazi dene..." dedim.
Aradan 3 gün
geçmiş, yine Binali beyin evinde akşama kadar çalışmıştım.
Akşam da Binali beyle başbaşa bahçede oturmuş, hem bira içiyor
hem konuşuyorduk. Döndü hanım oğlunun yanına gitmişti.
Biram bitince, "Ben artık kalkayım, evde karımın canı
sıkılır!" dedim. Binali bey hemen, "Onu da
çağır gelsin, o da içsin bizimle!" dedi. Ben de, "Tamam
çağırayım, ama bak bu akşam karımı kandırdın
kandırdın! Ben ona bahsettim, ama naz ediyor! Her şey senin
elinde artık! Biraz kalbini kazan, gönlünü et, sonra kendiliğinden
oturur senin kucağına merak etme!" dedim. "Tamam, ara
gelsin hemen!" dedi. Karımı arayıp, "Üzerine güzel
birşeyler giyip gel, altına da bikinini giy, bu gece hem içeceğiz
hem yüzeceğiz! Bak bikini giymeyi unutma, sonra çıplak sokarız
seni havuza!" dedim. Binali beyinde çok hoşuna gitmişti, "Ya
bak şimdiden sikim kalktı!" dedi.
15 dakika
sonra karım üzerinde göğüslerinin yarısını açıkta
bırakan siyah atlet türü bir şey, altında ise siyah bir mini
etek ile yanımıza geldi. İkimiz de sanki bir prenses geliyormuş
edasıyla ayağa kalkıp karımı karşıladık,
baş köşeye oturttuk. Karım da gülerek, "Bu nasıl bir
karşılama böyle, ne oluyor size?" dedi. Ben de ikimizin adına,
"Eee, burda senden değerli, senden sexy, senden güzel kimse var
mı karıcığım?" dedim. Binali bey de kendi laflarıyla
beni destekledi. Sonra bana, "Karına da bir bira aç, soğuk olsun!"
dedi. Ben de, "Karım sadece Viski içer!" deyince, "Evde yok,
o zaman alıp gelmek sana düşer!" dedi. Mecburen almaya gitmek
zorunda kaldım. Giderken de aralarındaki işi kolay pişirebilmeleri
için, "Ben yokken yaramazlık yapmayın, geldiğimde sizi
yatak odasında aramayayım haa!" diyerek, karımı kendi
ellerimle Binali beyin ellerine teslim etmiş oldum.
Geldiğimde
Binali beyle karım karşılıklı değil de, yanyana
oturuyorlar, gülüşüyorlardı. Sanırım işlem tamamdı.
Karımın içkisini koydum, mutfaktan da buzu getirip servis yaptım
ve ben de karşılarına oturdum. Sanki benim değil de, Binali
beyin karısıydı. Aslında bu portre hoşuma gitmişti
ve bana zevk veriyordu. Yıllardır bu tür bir manzarayı hayal
ediyordum hep. İçkiydi, sohbetti derken, kafalarımız Çakırkeyf
olunca, ortam da iyice ateşlenmişti. Artık Binali beyin elleri
karımın bacaklarında, kalçalarında, bazende iki bacağının
arasında geziyordu.
Ben ortamı
daha da ateşlendirmek için, "Şimdi de havuza girme zamanı! Beyler
bayanlar hadi bakalım, herkes soyunsun!" dedim. Karım da bize
uymuş, "Çıplak mı gireceğiz? Hani bana bikinini giy
gel dediniz ya! Boşuna mı giydim yani?" dedi. Binali bey de, "İstersen
çıplak gir güzeller güzeli, gözümüz gönlümüz açılsın!" dedi.
Karım beni kastederek, "Ay beni çıplak görenler de keşke senin
ettiğin güzel lafları edip, değerimi bilse!" dedi. Binali bey
de karıma, "Sen merak etme, ben senin değerini her zaman bilirim!
Senin gibi kadını bulmuş, ağzının
tadını bilmiyor! Valla ben olsam yataktan çıkmam seninle!"
dedi.
Karım yüzü
Binali beye dönük şekilde üstünü çıkardı, sonra ona arkasını
dönüp, birazda eğilip, altındaki eteği çıkardı. Bikinisinin
içindeki karpuz götü tam Binali beyin karşısında duruyordu. Karım,
"Ee, siz soyunmuyor musunuz?" diye sorunca, ben, "Valla bende
mayo yok, isterseniz külotumla girerim!" dedim. Binali bey de bana, "Ne
olacak canım, biz de çıplak gireriz, sanki bendekinden sende yok mu?"
dedi. Karım lafa atıldı, gülerek, "Sizde var, ama bende yok
ondan!" dedi. Bu sefer Binali bey ondan aşağı kalmadı,
"Güzelim sende yoksa da, sanki seninde yemediğin şey mi? İlk
defa mı yarak göreceksin, ne var bunda?" dedi ve ikimiz de çırılçıplak
soyunduk.
Binali bey karıma,
"Seni ben kendi ellerimle soyacağım, bu şerefi benden
esirgeme güzelim!" dedi. Karım başta şasırdı. Ben
de, "Ee hadi soysun, yoksa ikimiz birden soyar, tecavüz ederiz!"
deyince, Binali bey, "Yoo bende öyle şey olmaz, yavaş yavaş,
okşayarak, zevkini çıkararak yaparım!" dedi. Kendi
elleriyle soydu karımı. Hep beraber havuzda çırılçıplak
yüzüyor, eğleniyor, oynaşıyorduk. Yüzmekten yorulunca havuzdan çıktık.
Biraz oturup dinlendik. Binali bey hiç kimsenin beklemediği bir anda ayağa
kalktı, elini sanki dansa kaldırır gibi karıma uzatarak, "Hadi bebeğim biz yukarıya
odamıza çıkalım, beni dünyanın en mutlu insanı
olmaktan alıkoyma!" dedi. Karım şaşırmış,
dili tutulmuş gibi bir ona, bir benim yüzüme bakıyordu. Binali bey
anlamış, "Çekinme güzelim, ben kocanla konuştum, bundan
sonra senin iki kocan olacak, senin her istediğini yerine getireceğim,
para içinde yüzeceksin! Önce benim karım, sonra da kendi kocanın karısısın!"
dedi.
Karıma
kafamla işaret verince, birlikte yukarıya çıktılar. Onlardan
az sonra da ben sessizce yukarı çıktım. Odaya girdiklerinde ikisi
de zaten çırılçıplak olduklarından, hemen Binali bey karıma
sarılmış, dudaklarından deli gibi öpüyordu. Kapı açık
olduğundan, ben de koridordan gizlice seyrediyordum onları. Karım
Binali beyin önünde çöktü, sikini yalıyordu. Binali beyin siki zevkten kazık
gibi olmuştu. Sonra karımın elinden tutarak yatağa götürdü.
Karımı yatağın kenarına oturttu ve bacaklarını
ayırıp amını yalamaya başladı. Karımın en
çok hoşlandığı şeydi bu. Daha sonra ikisi birden yatağın
üzerine uzanıp, öpüşüp yalaşmaya başladılar.
Binali bey bazen
karımın kalçalarını okşuyor, bazen göğüslerini
yalayıp sıkıyor, sürekli de iltifat ediyor, "Aman Tanrım,
ne güzel kalçalar! Birazdan bunların arasına girip, seni götten
sikeceğimi hayal bile edemiyorum karıcığım!" diyordu.
Ve nihayet karımın bacaklarını ayırdı, sikini amına
dayayıp soktu. Karım altında sürekli inliyordu. Binali bey pompalamaya
başlamıştı bile. "Yavrum, harikasin bebeğim!"
dedikçe, karım da, "Sik beni erkeğim, ben bu şekilde
sikilmeyi çok özledim, beni sike doyur, dibine kadar sok ne olursun!" diye
adeta yalvarıyordu. 10 dakikaya yakın o şekilde amından sikti.
Bazen de karım bacaklarını Binali beyin omuzlarına
attı. Bir ara pozisyon değiştirdiler, Binali bey sırtüstü
yattı. Karım yine sikini yaladı, sonra da sikinin üzerine, yüzü
ona dönük şekilde oturdu. Sikinin üzerinde oturup kalkıyor, bir
yandan da azgın orospular gibi, "Sik beni, sik beni erkeğim!" diye
inliyordu.
Karım
amından sikilmekten sanırım çok memnun kalmıştı.
Üstünden inip domaldı, şimdi de götten yiyecekti. Binali bey de hemen
karımın göt deliğini parmaklamaya başladı. Başta
acırdı, ama karım alışkındı götten yemeye. Ben
de çok siktim karımın götünü. Bana söylemese de, sanırım
benimle evlenmeden önce de götten siktirmiş olmalıydı. Ve nihayet
Binali bey karımın arkasına sokuldu, sikini göt deliğine bastırmaya
başladı. Girdiğini, karımın, "Ayyy!" diye bağırmasından
anlamıştım. Binali bey bir müddet yavaşca sokup çıkardı,
daha sonra hızlandı. Ara sıra da karımın kalçalarını
okşuyor ve tokatlıyordu. Binali bey götten fazla dayanamadı, 4-5
dakika sonra sikini çıkardı ve karımın ağzına verip
boşaldı. Karımın ağzı yüzü döl içinde kalmasına
rağmen, sikini yalamaya bir süre daha devam etti.
O
sırada ben sessizce aşağı indim. Sonunda hayalime
kavuşmuş, karımı bir başkasıyla sikişirken
seyretmiştim. Az sonra ikisi birden aşağıya yanıma
geldiler. Binali beyin elinde çek defteriyle kalemi vardı. Sigara
uzattım, "Nasıldı?" diye sordum. Binali bey, "Harika,
muhteşem bir kadın! Hayatımda böyle bir şey görmedim
ben!" dedi ve yüklü meblağda bir çek yazıp verdi. Karım
ise, "Tam bir erkek! Beni öyle bir doyurdu ki, insanın böyle bir
kocası olması çok büyük bir şans!" dedi. Yani, alan memnun,
veren memnundu. Tabii ki, ben de!
[Fırat]
|