Aslında Karımla Sikişmek Bana Yetiyordu! (1) (Murat 32 Y., İstanbul)
Selam. Murat ben.
32 yaşında, işi gücü yerinde, evli bir erkeğim. Seks
hayatım karımla oldukça güzel bir şekilde devam ediyordu. Yani
sınırsız bir şekilde seks yapıyorduk. Ki ben seksin
sınırsız olmasından yanayımdır. Yani, sekste her
iki kişinin de zevk alacağı herşeyi denemeyi severim.
Karım Selda da en başlarda benim seks hayatıma ayak uydurmakta
zorlansada, zamanla alıştı ve seksi sevdi.
Selda benim ilk birlikte olduğum kadın değildi. Yani,
ergenliğimden bu yana seks hep hayatımda vardı. Bundan
dolayı, sekste tecrübeliyim. Yani bir kadının nelerden
hoşlanacağını, seks esnasında nasıl
davranabileceğimi çok iyi biliyorum. Zamanla uyguladığım
taktiklerle boşalmamı dahi kontrol edebiliyorum. Yani, karım
boşalmadan asla boşalmıyorum. Hem kendim zevk alıyorum, ama
daha çok partnerimin zevk almasını daha önemli olarak addeddiğim
için, karımı yatakta çok güzel tatmin edebiliyorum. O da bana kendi
vücudunu öyle sınırsız veriyor ki... Kısacası,
inanılmaz güzel bir seks hayatımız var.
Gençliğimden bu yana, pørnølara karşı özel bir ilgim oldu.
Evlendiğimde de bu ilgim devam etti. Karımla bazı geceler pørnø
gecelerimiz olurdu. Eskiden VCD olarak alırdım, şimdi internet
olduğundan daha rahat bir şekilde pørnø izleyebiliyoruz. Bu gecelerde
en çok sevdiğim şey, karımla izlediğimiz pørnølarda, karımın
kendi kendini tatmin etmesini izlemek. Bir kadının mastürbasyon
yapması ben çıldırtıyor! Kendisini okşaması,
parmaklaması... İnanın, bazen seks yapmak yerine onu izlemek
bile delirtebiliyor.
Karımla çeşitli fantaziler yaparız. Hatta, bu fantazilerimizi
dışarıdan bile başlattığımız olur. Hiç
unutmam, bir gece karımla hep denemek istediğimiz bir fantazimizi
yaptık. Karım sanki bir orospuymuşçasına, siyah bir elbise,
altına topuklu ayakkabı, abartılı bir makyaj
yaptığı bir gece, "Dışarı çıkıyoruz!"
dedim. Kabul etti, arabayla bir caddede onu bıraktım. "İn
aşağı!" dedim. Karım, "Ne demek bu Murat? Ne demek in?
Hemde bu halde!" dedi. "İn güzelim, ben 15 dakika sonra geleceğim. Ve
fantazi yapacağız." dedim. "Murat, olmaz aşkım ya! Bu halde
tecavüz bile ederler bana!" dedi. "Selda in, inan çok eğleneceğiz!"
deyince, karım indi arabadan...
Arabayla biraz
turladım. Karım halen duruyordu caddede. Yavaşça yanına
yaklaştım. Camı açıp, "İyi geceler." dedim. Karım,
"Murat ne yapmaya çalışıyorsun ya?" deyince, "Çaktırma,
devam et!" dedim. Hafifçe arabaya domalıp, "İyi geceler!" dedi. Ben
de, "Acaba bu geceyi benimle geçirmek ister misiniz?" dedim. Karım
anlamıştı. "Neden olmasın yakışıklı?
Ama önce paradan haber ver!" deyince şaşırdım. Hemen moda
girmişti! Karıma, "Arabaya bin istersen, burada
konuşmayalım!" dedim. Bindi, "Murat, ne oluyor?" dedi.
"Aşkım, anlamadın mı halen? Sen şu anda bir orospusun.
Ben de seni becereceğim, hepsi bu!" deyince, "Tamam!" dedi.
Arabayı
sürmeye başladım. "Ücret diyordunuz, ne kadar?" dedim. Karım, "Eğer
tek seanssa, 100 liranı alırım. Anal istersen artı 50
canım!" deyince, "Yuh! Amma pahalı orospuymuşsun sen ya!" dedim,
gülüştük. "Eee, işine gelirse canım. Yoksa çek sağa,
işimi kapatma!" dedi. Hemen cüzdanımı çıkardım, 150
lira verdim karıma. Karım parayı çantasına koydu, "Ay çok
hoşuma gitti, bundan böyle para mı alsam senden ya?" dedi. "Bozmaaa!"
diye uyardım. "Nereye götürüyorsun beni yakışıklı?" dedi.
"Evde karım var. Arabada olur mu?" dedim. "Arabada mı? Nerede olacak
o iş?" deyince, "Merak etme güzelim, bildiğim çok güzel bir yer var!"
dedim, arabayı şehrin dışına doğru yönelttim.
İlk kez
yataktan farklı bir yerde seks yapacaktık karımla. Yavaşça,
deniz kıyısında bir uçuruma geldik. Karım, "Murat çok
sessiz burası, korkarım ya!" dedi. "Korkma güzelim, kimse görmez!" deyip
elimi pantolonuma attım. Yavaşça fermuarı indirdim, "Göster
bakalım muameleni!" deyip karımın sarı saçlarından tutup,
kafasını sikime hizaladım. Karım önce bu sertliğe
anlam veremesede, yavaşça öne düşen saçlarını
kulağının arkasına koydu, yavaşça dilini sikimin ucuna
koyup, emmeye başladı. "Ohhh, güzel yalıyorsun bebeğim,
evet, işte öyle. Ahhh!" diyerek karımın saçlarını
okşamaya başladım. Karım sikimin tamamını
ağzına alıp, kafasını ileri geri götürerek, bana sakso
çekmeye başladı. Biraz daha rahat olmak için koltuğu tamamen
geriye çektim, ışıkları kapattım. Camlar zaten kapalıydı.
Arabanın içinde karımın ağzının
çıkardığı seslerden başka ses yoktu.
İyice emmesi
için kafasını ittirince, karımın boğazını
bulmuştum. "Ohh, güzelim, harika yalıyorsun, devam et!" deyince, karım
dilini kullanmaya daha rahat başlayıp, damarlı sikimin
damarından şeritler halinde indirmeye başladı. Sonra da
çıkarıp, eliyle tükürüklenmiş sikimi okşayarak, "Azgın
çocuk seni, nasılda kalktı hemen!" deyip gülümsedi. "Bebeğim,
müthiş emiyorsun! Ahh, devam et!" diyerek kafasını tekrar
bastırdım. Karımın eli vücudumda geziyor, iyice
sıyrılmış elbisesinden siyah külodundan amı
görünüyordu. Yavaşça koltuğu yatırdım. Karım, götü
cama değecek şekilde domaldı, ben de pantolonumu dizime kadar
indirince şimdi taşaklarıma
yakınlaşmıştı. Onları tek tek emiyor, her zaman
yaptığı ve sevdiği gibi bol bol tükürüyor sikime, sonra
sıvazlıyordu. Sikimi yavaşça kaldırdı, dibini emmeye
başladı. "Ahh, bebeğim, 150 lira az bu saksona, dünyalar senin
olsun, güzel orospu seni!" dedim. "Ne kadar vereceksin başka
kocacığım?" dedi. "İstediğin kadar! Ahh, Selda. Orospu
Selda! Em yarağımı! Ahh!" dedim. "Evet, ben bir orospuyum
kocacığım. Beni sen orospu yaptın!" dedi. "Öyle mi? Demek
orospusun! Ama kimin orospususun aşkım?" dedim. "Senin orospunum erkeğim!
Senin yarak hastası, senin yarağının hastası
karınım!" dedi. "Hadi orospum, gel otur kucağıma! Al
şu iri kocaman sikimi o güzel amcığına!" dedim.
Elimle sikimi dikelttim tekrar. Karım zar zor kucağıma oturdu. Önce
külodunu yana sıyırıp, sonra elbisesini beline kadar
sıyırıp, o mis gibi, iri dudaklı,
ayırdığım zaman pespembe deliğini emmekten zevk
aldım, her zaman üçgen biçimde kıllandırdığı amının
içine yavaşça sikimi hizalayıp, oturmaya başladı.
"Kocacığım zor oluyor, dur!" deyip bacaklarını biraz
benim yanıma koyup, "Şimdi daha güzel... İçimi doldurmana
bayılıyorum erkeğim!" deyip oturup kalkmaya başladı. O
oturdukça, tam olarak zıplayamadığı için,
zıpladığı zamanda kafasını vurduğu için, ben
belinden destekliyordum.
Karımın
iri memeleri, sütyeni yüzünden sallanamıyordu. Yavaşça elimi
elbisenine daldırdım, memeleri dışarı çıkacak
şekilde sıyırdım elbisesini. Şimdi karımın
kocaman memeleri, sütyeninin izin verdiği ölçüde sallanıyor, ama
memelerinin üstü dalgalanıyordu. Yavaşça tek memesini
çıkarıp, kabarmış ve ciddi anlamda büyük meme
uçlarını okşamaya başladım. Terlemiştim, karım
da oldukça terlemiş, kalkıp iniyordu yavaş yavaş.
"Azgın fahişe, nasıl alıyorsun sikimi! Ahh..." dedim. "Evet
erkeğim, ben tam bir azgınım. Senin sikine ölürüm ben!" dedi. "Off,
orospu, çok sıcacık amın! Ahh..." dedim. "Öyle, yanıyorum
erkeğim, yanıyorum!" dedi.
Karım yavaşça üstümden indi, sağı solu kolaçan etti. Halen
kimse yoktu. Karımın koltuğunu tamamen indirdim. Karım
mesajı almıştı, hemen yattı koltuğa. O
yatınca külodu tekrar amını kapatmıştı,
yavaşça elimle dizine kadar indirip üzerine yattım karımın.
"Ağırlığını bana vermene bayılıyorum,
ez beni aşkım!" dedi. Yavaşça götümü kaldırıp, karımın
amına soktum. Derin bir ohhh çekince, hafif hafif ileri geri gitmeye
başladım. Karım yapmaya bayıldığı
şekilde, pantolondan duran sıkı götümü okşamaya
başladı. Dudaklarımız birbirine kenetlenmiş bir
şekilde, karımın sulu amcığına kaymaya
başladım. Deli gibi öpüşüyorduk, sulu
amcığının sularıyla benim zevk sularım
karışmış bir şekilde sikişiyorduk.
Hızlanmıştım. Ben hızlanınca karım
kafasını sağa sola atıyor, "Sik! Sik! Ahh! Erkeğim!" sesleriyle
beni gaza getiriyordu...
Karım tam olarak göğsümün altında kalmıştı. Ben
çenem karımın kafasının üstüne gelecek şekilde
pompalarken, karım ilk orgazmını olmuş,
kasılmaları başlamıştı. "Ahhh! Erkeğiiim, gene
getirdin beni! Gel artık aşkım! Döllerini akıt
karının rahmine. Dölle beni erkeğim, sikicim!" deyip
boşalmamı istiyordu. Kendimi sıkmayı, boşalmamaya
motive olmayı bıraktım ve hızlandım. Ben
hızlandıkça karımın arabanın içindeki inlemeleri
artmıştı ve ben de zirveye doğru yaklaşmış
bir şekilde hırlamaya başlamıştım. Yavaş yavaş
yaklaşıyordum, karım artık benim terden
sırılsıklam olmuş sırtıma tırnaklarıyla
izler bırakmaya başlamıştı. "Ahhh! Geliyorum
aşkım! Geliyorum karıcığım! Ahhhh! Ohhhhhhh!"
diye ılık ılık döllerimi bıraktım amına. Karım,
ben boşalınca sırtımı iyice sıvazlamaya
başladı, "Evet aşkım! Evet! Evet! Hissediyorum,
derinliklerime akıt o döllerini! Evet!" diye beni
hırslandırdı son damlasına kadar. Amından yavaşça
çektim sikimi. Yorulmuştum. Hemen yan koltuğa attım kendimi...
Hiçbir ses yoktu. Karım öylece yatıyordu. Elini amına attı,
"Aşkım akıyor..." dedi. Döllerim karımın
amının kenarından akıyordu. "Aksın bebeğim,
sileriz. Ohh! Harikaydın gene herzamanki gibi!" dedim. Karım dönüp,
"Asıl sen harikasın kocacığım! En şanslı
kadın benim. İnanılmaz zevk alıyorum. İyiki evlendik
senle erkeğim! İyiki beni seviyorsun!" diye iltifatlar ediyordu.
Halen yatıyorduk. 5-6 dakika sonra, yavaşça koltukla beraber
kalktım. Elimi torpido gözüne atıp, benzinliklerin zırt
pırt verip reklam yaptıkları peçete kutusunu açtım. Karım
hemen bacaklarını ayırdı, elime bir peçete alıp biraz
kurumuş döllerimi silmeye başladım. Karımın am
deliği kendini kapatmak için kasılıyordu halen. İzledim
uzun bir süre, gerçi karanlıktan bir şey görünmüyordu. Yavaşça
bacaklarını temizledim, sonra pantolonumu çektim.
Karım halen
yatıyordu. "Pişt! Kalksana be!" deyip şakalar yaparak karıma
takılmaya başladım. Karım memelerini koydu tekrar
elbisesine. Dizlerine kadar indirdiğim külodunu giydi, biraz arabanın
aynasında üstünü saçlarını düzeltti. Sonra koltuğu
kaldırınca kontağı çevirdim. Şehre doğru sürmeye
başladım. Yol boyunca konuştuk karımla:
-"Nasıldı meleğim?"
-"Aşkım. Ben böyle bir heyecan yaşamadım hayatımda. Ne
yaptın sen ya?"
-"Fantazi meleğim. Hoşuna gitti mi?"
-"Gitmez olur mu? Gene inlete inlete becerdin beni..."
-"Çok tatlı inliyorsun. İnan bana, kudurtuyorsun beni..."
-"Sen hele. Dünyanın en şanslı kadınıyımdır
herhalde. Seksi seven, bana sevdiren bir adamla beraberim. Sevgilim, sana
minettarım. Bana hayatın tüm güzelliklerini yaşatıyorsun!
Çok farklısın sen..."
-"Selda, 4 senedir beraberiz. Sadece benimle sikişiyorsun, nereden
biliyorsun farklı olduğumu aşkım?"
-"Herkese veriyorum bebeğim, nereden bileceğim?"
-"Selda!"
-"Şaka ya, kızma hemen. Ay kıskanç kocam benim. Aşkım,
siz hiç konuşmuyor musunuz?"
-"Neyi be?"
-"Yani karılarınızı nasıl siktiğinizi?"
-"Yok Selda, çok konuşmayız. Neden konuşayım da seni
anlatayım?"
-"Hmm. Biz konuşuruz."
-"Bilmez miyim... Dedikodular tavan!"
-"Dedikodusuz kadın, tereyağsız iskendere benzer Murat!"
-"O nasıl benzetme lan?"
-"Hahahah. Öyle. Ne dedikodular yaparııız..."
-"Anlat bakayım neymiş o dedikodularınız?"
-"Boşver. Ama birçok kadının kocasından memnun
olmadığını bil!"
-"Sen ne diyorsun peki? Yani anlatıyor musun seksimizi?"
-"Bazen."
-"Ee, tepkiler ne?"
-"Aşkım boşver ya..."
-"Selda kızdırma beni bak. Valla atarım arabadan."
-"Öff!"
-"Anlatsana ya orospu!"
-"Tamam be tamam. Bak, anlatıyorum seni. Mesela beni nasıl
siktiğini. Boşalmak nedir bilmediğini. Her gece beni en az 6-7
kere boşalttığını. Herşeyi."
-"Orospu ya! Milleti azdırma kızım, sonra valla başıma
dert olurlar, sik beni Murat diye koşarlar peşimden!"
-"Hahahaha. Sik te başka bir kadını, ben sana neler
yapıyorum!"
-"Neler yaparsın bakayım zilli?"
-"Kadını da, seni de! Alırım valla straponu, ikinizi de
sikerim!"
-"Oha. Korktum lan."
-"Kork bence de! Sen benimsin! Benim kocamsın! Ben de seninim!"
-"Tabiki de. Senden başkasına bakar mı hiç kocan?"
-"Bakmasın zaten. Murat, valla gebertirim."
-"Selda! Saçmalama kızım, geldik eve zaten..."
Arabadan indik, halen karımın bacaklarındaki şerit halinde
inmiş döl ve am suyu karışımı sular belli oluyordu. Karım
hemen soyundu, duşa koştu. Ben de üzerimi çıkarıp sadece
boxer kalacak şekilde oturdum, sağolsun karımın yüzünden
ıslaktı boxerım. Çok tükürüyordu sikime ve bu beni delirtiyordu.
Çıkardım boxerımı salonun ortasında, sikimi güzelce
silip, içeri odaya gittim. Çekmeceyi açıp siyah bir boxer giydim. Karımın
giyeceği külodu ve sütyenide çıkarıp yatağa koydum. Ona
geçen hafta aldığım bordomsu bir takımdı bu, karıma
bordo çok yakışıyordu.
Karım da
duştan çıkmış, "Murat hayvansın ya! Daha dün
boşaldın, halen döl aktı amımdan!" dedi. Güldüm,
yavaşça dudağını öptüm. "Aşkım, bunları giy,
salona gel!" dedim. Ben de içeri geçip, dolaptan iki bira çıkardım. Karım
geldi salona. Birasını aldı, oturdu yanıma. Halen vücudunu
okşuyordum karımın. Karım, "Devam mı yoksa?" deyince,
"Yaparız karıcığım, merak etme de, anlatsana neler
konuştuğunuzu?" dedim. Karım önümde bağdaş kurdu, ben
de yan döndüm. Anlatmaya başladı...
"Murat, ben seninle gerçekten zevk alıyorum. Yani işyerinde
kızlar imreniyor bana. Bazen kahve sohbetlerinde konuşuyoruz. Hatta
geçen sene Yavuzların yazlığında kaldık ya. Hani beni
sabaha kadar siktiğin gece vardı ya, ertesi gün kolumu bile
kaldıramadığım. O geceden sonra Yavuzun karısı
Demet bana, (Ee, nasıldı gece? Ne yaptınız?) diye sürekli
durmadan soruyor. Ben de anlatıyorum. Bak, geçenlerde söyledi en sonunda.
Yavuz erkenciymiş. Üstelik aldatıyormuş Yavuz kadını.
Demet kötü durumda, çok kötü. Sürekli kavga ediyorlar." dedi.
-"Yapma ya! Yavuz benim iş ortağım biliyorsun, yani ortak
iş yapıyoruz onunla, hiç anlatmıyor..."
-"Murat, dürüst ol, biliyor muydun Yavuzun yediği naneyi?"
-"Off, Selda. Biliyordum, ama bu kadar ciddi olduğunu bilmiyordum. Yani, kaçamak
zannetmiştim. Hatta kız benim bir ara asistanımdı..."
-"Oha, ben başka kadından bahsediyorum ama ya!"
-"Siktir ya, kırdık potu. Bak Demet'e söylemek yok!"
-"Tamam, ama hayvan
ya bu Yavuz! Yani fıstık gibi karısı var, ne demeye gidip
başkalarını sikiyor?"
-"Ne fıstık
gibisi ya, kadında göt namına birşey yok!"
-"Baktın mı yoksa?"
-"Selda, kızım aynı yazlıkta kaldık 2 hafta. Her bir yerini
gördüm hatunun. Sen de gördün, biliyorsun!"
-"Öyle... Zaten Yavuzda da yarak namına birşey yok!"
-"Yavuzunkini gördün yani???"
-"Ya hiç sorma, yanlışlıkla Demetle Yavuzu sikişirken bastım!"
-"Hahaha! O nasıl oldu be?"
-"Hiç sorma aşkım, ya çok çişim gelmişti, sen denizdeydin,
koştum eve, daldım banyoya, bir baktım Demetle Yavuz
sikişiyorlar duşta..."
-"Ee sonra?"
-"Ben hemen kapıyı kapattım tabi.... Demet de kendine
bakmıyor ki aşkım, insan alır o kılları. Of,
orman gibiydi ya!"
-"Sana ne be! Ee sonra?"
-"Sonra Demet geldi yanıma, (Ay kusura bakma ya, çok fena basıldık!) dedi. Önemli değil deyip, senin yanına gelmiştim."
-"E sen de kapıyı çalsaydın! Hem çişin varsa niye eve gittin
kızım? Girseydin denize!"
-"Of Muraat! Büyük çişim gelmişti!"
-"Haa, anladım! E olsun, girseydin denize!"
-"İğrençsin be Murat!"
-"Salak kız!"
-"Mal!"
-"Bana bak, siktirme amını bana şimdi!"
-"Muraat beni sikemez kiii!"
-"Hahaha, azgın şey ya! Ee, başka var mı kocasından
memnun olmayan hatun?"
-"Ne yapacaksın, sikecek misin?"
-"Bilmem?"
-"Murat öldürürüm seni!"
-"Sikeceğim! Hepsini tek tek domaltacağım, sen de izleyeceksin!
Hahahaha! Kudur şıllık!"
Karım kalktı yerinden. Kızmıştı bana baya. Bir
tokat attı. Kalkıp sarıldım karıma, elimi memelerine
attım. Karım, "Siktir git hayvan! Sen git Demet'i, Nur'u becer. Elini
sik bu gece, pezevenk ya!" deyip elimi ısırdı. Çok seviyordum karımı
deli etmeyi, "Getir kız içerden pantolonumu, Demet'e gidiyorum ben!"
dedim. Sinirle içeri gitti. Hakkaten deli etmiştim karımı. Çok
şirindi ya!
Ama
döndüğünde elinde yastık ve pike vardı. Onları bana
fırlatıp, "Bu gece artık kendini sikersin ancak tatlım, iyi
geceler sana!" dedi yatakodamıza gitti. "Selda, dur ya!" dedim. "Ya siktir
git!" diyerek kapıyı kapattı. Çok kötü kızmıştı,
sanırım dozunu çok kaçırmıştım şakanın.
El mecbur, belki kıyamaz diye, her Türk erkeği gibi
kıvrıldım pikeye, salonda uyudum...
[Murat]
|