Götçü Hoca! (Ecemsu 30 Y., Hannover / Almanya)
Merhaba, bu
hikayem Gymnasium (Lise) dönemimde geçiyor. 16 yaşımı bitirmiş,
17 yaşıma girmiştim. Derslerle pek fazla aram olmasada, işte
iyi kötü sınavları geçiyordum. Bir dersim hariç hepsi iyi idi, kötü
olan matematik
dersiydi. Ne yapsam kafama girmiyor, matematik derslerinde ve
sınavlarında bir türlü başarılı olamıyordum. Babamın ve annemin çok kızacağını
bildiğim için eve bu durumu
söylememiştim. Evdekiler bana sınıfı geçtim gözüyle
bakıyorlardı. O ara matematik dersimize giren Türk bir hoca
vardı, İsmail adında. Her ne kadar 'Cool' bir hoca olsada derslerde
onu anlayamıyordum. İsmail hoca tahminen 40 yaşında falan
vardı. Evli olmasına karşın atletik vücuda sahip biriydi.
Bütün kız öğrenciler onu çok beğeniyorlardı. Bizim sınıfa
yaklaşık 6 aydır ders veriyordu.
Eğitim
yılının bitmesine yaklaşık 1.5 ay
kalmıştı. Benim halen matematik dersim kötü bir durumdaydı
ve düzelme imkanı da yoktu, zaten birşey anlayamıyordum.
Kızlar yine ders arasında İsmail hoca hakkında övgüyle konuşuyorlardı. Sınıf arkadaşım Kübra
beni kenara çekip,
"Kızım gidip İsmail hocayla konuşsana! Çok Cool bir
adam! Bak benim son sınavım kötü geçtiğinde ben gittim
konuştum, bana yardımcı oldu! Durumunu anlatırsan sana
yardımcı olacağına eminim!" dedi.
Aklıma
yatmıştı. Bütün cesaretimi toplayıp odasına gittim. İsmail
hoca odada yalnızdı, masasının arkasındaki koltukta
oturuyordu. Cool bir adam olduğu zaten belliydi. Beni görünce hemen
ayağa kalkıp, "Hoş geldin Ecemsu!" diyerek
oturmamı teklif etti. "Sağolun hocam böyle iyi." deyip
ayakta kaldım. "Buyur, ne istiyorsun?" dediğinde ona diğer derslerimin durumunu anlattım. Kalan
matematik derslerimin çok fazla kötü
olduğunu, 1.5 ay icinde düzelmesinin çok zor olduğunu, matematikle
aramın olmadığını falan anlatmaya başladım. Beni
ilgiyle dinliyordu...
Konuşmam
bitince, İsmail hoca, "İyi güzel de, ben ne yapabilirim?"
dedi. Ben de cilveli bir şekilde, "Hocam siz isterseniz
halledebilirsiniz!" dedim. Bana yardımcı olması için dil
dökmeye, yalvarmaya,
yalakalık yapmaya ve onu övmeye başladım.
"Lütfen bana yardımcı olun, ailem benim bu durumumu bilmiyor... Hatta para isterseniz, yaz tatilinde bir işe girer çalışırım,
size para veririm..." dedim. Gülümsedi ve "Para rüşvete girer, asla
para kabul etmem! Derslerimde çok kötü olduğun halde seni yine de bu zamana
kadar
idare ettim! Kusura bakma, yapabileceğim bir şey yok!"
dedi.
Ben biraz daha
yalakalaşarak, "Eğer parayla olmazsa nasıl olacak? Bana bir
yol gösterin hocam!" dedim. İsmail hoca ise ısrarla bana
yardımcı olamayacağını, derslere çalışmam
gerektiğini filan atlatıyordu ki, (nasıl oldu ben de bilemiyorum, kendime halen şaşıyorum)
"Ne isterseniz yaparım hocam!
Kübra'ya da yardımcı olmuşunuz!" dedim. Hoca az
düşündü ve "Peki, kapıyı kilitle yanıma gel!"
dedi. O anda sanki bütün sinirlerim boşaldı. Niyetini hemen
anladım. Ama yapacak birşeyim yoktu. Kapıyı kilitleyip
yanına gittim...
"Ecemsu,
güzel kızsın, belki senin bu sorunu aramızda
halledebiliriz!" diyerek yanaklarımı,
saçlarımı okşadı. Kendimi bir an geri çekmek istedim, ama yapamadım,
çaresizdim, üstelik bu fikir de benden çıkmıştı. Sesim
kesilmiş, olacaklara kendimi bırakmıştım. Hocanın karşısında kurbanlık koyun gibiydim, tepki veremiyordum.
Beni kucağında
oturttu. Sağ eliyle belimi kavradı, çok
güçlü olduğu belliydi. Elleri vücudumda gezinirken yanağımdan
öpmeye başladı. Boynuma geçti. Öptükçe öpüyordu. Sanki beni esir
almıştı, ben ne bir tepki verebiliyordum, nede bir
karşılık...
Dudaklarıma
öpücükler kondurmaya başladığında ben de inanılmaz
şekilde tahrik olmaya başlamıştım. Daha önce bir
sevgilim (çıktığım biri) vardı, onunla birçok kez
öpüşmüştük, tabiiki fazla ileri gitmeden. Şimdi benden
yaşlı, tecrübeli ve evli öğretmenim dudaklarımı kemirircesine öpüyordu. Ben de artık ona karşılık
veriyordum. Gömleğimin
düğmelerini yavaşça açtı ve göğüslerimi okşamaya
başladı. O yıllarda vücüt hatlarım iyi olmasına
rağmen göğüslerim küçüktü. Hoca sütyenimden çıkardığı
göğüslerimi öpüp yalamaya ve emmeye başlamıştı. Bir
yandan da elini eteğimin altına sokmuş, külodumun üstünden
amımı okşuyordu. Ben gözlerimi kapamış, sadece ona
ayak uydurmaya çalışıyordum...
Eliyle benim elimi
alarak pantolonunun önüne, sikinin üstüne götürdü. Şimdi ben de onun
sikini pantolonun üstünden okşuyordum. Hocanın siki adeta deliye dönmüştü
ve pantolondan bile
çok rahat fark ediliyordu. Bu durum beni hem
korkutmuş, hem de çok tahrik etmişti. Hoca elini külodumdan içeri
salmaya çalıştığında hemen engel
oldum, ona bakire olduğumu ve bu durumun böyle kalmasını
istediğimi söyledim. Sert tepki vereceğini düşündüğüm halde gülümsedi ve "Merak etme, sen nasıl
istersen öyle olacak! Korkma, kızlığına
dokunmayacağım! Bir erkeği memnun etmenin başka
yolları da var, mesela beni ağzınla boşaltabilirsin!"
dedi. İstemeyerek de olsa kabullendim, başka çarem yoktu, bilmiyorum belki
ben de istedim. Ama matematik dersimi halletmem lazımdı.
İsmail hoca gömleğimi,
sütyenimi ve eteğimi çıkardı. Karşısında şimdi
bir külotla kalmıştım. O da pantolonunu indirdi. Boxerini de indirince
çok korktum, ilk defa canlı olarak birinin sikini görüyordum. Çıktığım
çocuğun sikini bile görmemiştim. Hocanın siki abartısız
bileğim kadar kalın ve yaklaşık 19-20 cm uzunluğunda vardı. Bu arada vücudumun neresi denk gelirse
öpmeye, yalamaya devam ediyordu. Birden
omuzlarımdan bastırıp bacaklarının arasına çöktürdü
beni. Sikini öptürdü bana. Sikini ağzıma almamı istiyordu. Çaresizce
ağzıma aldım ve yalamaya başladım. Bunu ilk defa
yaptığımdan ve sikinin kafası çok kalın olduğundan
hepsini alamıyordum. Dudak kenarlarımın sanki
yırtıldığını hissediyordum...
Birden sikini sert
bir şekilde boğazıma kadar sokutu. Nefes almakta
zorlanıyordum, bir ara gözlerimden yaş bile geldi. Birkaç kez ağzımda
git-gel yapıp, "Evet bebeğim devam et!" diyordu. Elimden
geldiğince yalıyordum sikini. Arada bir sikini tekrar köklüyordu
gırtlağıma. İki eliyle başıma bastırdığında kusacak gibi oluyordum. Bu halimi
gördükçe, "Harikasın
bebeğim!" diyor, tekrar ağzımı sikmeye devam ediyordu.
Aniden hızlanmıştı. Ben ne olduğunu anlamadan birden ağzıma
boşaldı. Döllerini yutmamı istedi, ama yapmadım,
boğulacak gibi oldum ve ağzımdaki dölleri yere tükürdüm.
Yerleri
batırdığım için bana kızacak diye korktum ve "Bir
bez varsa verin de temizleyim!" dedim. Ama hoca gülümseyerek, "Sorun
değil bebeğim, ben sonra temizlerim! Sen üstüne başına çeki
düzen ver!" dedi. Hoca boxerini ve pantolonunu çekerken, ben de giyinip,
saçımı başımı düzenledim. "Ee hocam, matematikten geçerli not verecek misiniz?" diye sorduğumda,
"Halledeceğim,
ama sen de ne zaman çağırırsam geleceksin, tamam mı?"
dedi. Sevinçle, "Tamam hocam!" deyip çıktım odasından.
İlerleyen günlerde 3 defa daha gittim odasına. Her seferinde hemen
hemen aynı şeyleri yaşadık. Her seferinde
dudaklarımı ve memelerimi öpüp, beni seviyor, sonra da
ağzımı sikip boşalıyordu...
Bir Cuma günü derste
olduğum zaman mesaj attı, haftasonunda karısının evde
olmayacağını, Cumartesi
günü evine gelmemi itiyordu. Adresini de
yazmıştı. "Tamam hocam!" diye cevap yazdım. Ne
olacağını biliyordum, yine benimle biraz oynayacak ve sonunda da
ağzımı sikecekti...
Bu düşüncelerle
Cumartesi günü evine gittim. Beni içeri alınca evin kapısını
kilitledi. Biraz tedirgin olsamda, içimden (Ağzımla boşaltır,
giderim) diyordum. Hemen ayak üstü bana sarılarak beni öpmeye
başladı. Belimi öyle bir sıkıyordu ki, nefes alamayacak gibi oldum. Beni kucakladığı gibi
salona götürüp oradaki
koltuğa yatırdı. Üstümdeki elbiseleri çıkarırken bu
sefer daha sert davranıyordu. Ağzımı sikmenin
yetmediğini, götümden de sikmek istediğini söylediğinde
korkmuştum. Külodumu çıkarmak istediğinde ağlayarak
yalvarmaya başladım. "Lütfen hocam, istemiyorum, ağzımla
istediğiniz kadar boşaltayım!" diyordum. Ama dinlemiyor, "Çok
güzelsin, seni çok seviyorum, artık benim olacaksın, sadece
benim!" diyordu.
Külotumu
yırtarcasına çıkarıp, amımı götümü ellemeye
başladı. Ben halen yalvarırken, beni susturmak için sikini çıkarıp ağzıma soktu ve sert bir
şekilde ağzımda gidip gelmeye
başladı. Bir eliyle de kafamdan bastırdığı için
hareket edemiyordum. Siki sertleşmiş ağzıma
sığmaz olmuştu, yine nefes almakta zorlanıyordum...
Sonra birden beni
dönderip, koltuğun kenarında domalmamı sağladı. Ben
yine ağlayarak yalvarırken, götümün yanaklarını
ayırıp göt deliğimi yalamaya başladı. Her nekadar korksam
da, götümü
yalaması hoşuma gitmişti, müthiş heyecan ve zevk
veriyordu. Ben domalmış halde birşey yapamıyor, korku ve
heyacanla olacakları bekliyordum. Sonra göt deliğime biraz tükürük
bıraktı, sikini de az tükürükleyerek arkama yanaştı. Sikini
göt deliğime dayayıp, ani bir hareketle sert bir şekilde soktu. İnanılmaz
bir çığlık attım, ama hemen eliyle ağzımı
kapadı. Acıdan bayılmışım...
Kendime
geldiğimde hocam halen arkamda, kalın sikiyle, sert ve hızlı
bir şekilde götümü sikiyordu. Ağlayarak, "Hocam
çıkarın, dayanamıyorum, götüm yırtılacak!" diye yalvarınca,
saçlarımı asılarak, "Bir şey olmaz, Kübra dayanabiliyorsa sen de dayanırsın!" deyip götümü
sikmeye devam etti. Sanki ata
binmiş gibiydi, bir yandan elinde doladığı saçlarımı
asılıyordu. Kaçacak bir yerim, yapacak bir şeyim yoktu. Elimden
sadece ağlamak geliyordu. "Sabret bebeğim az
kaldı!" diyerek şimdi daha sert sikiyordu götümü. Bense artık
acıdan o kadar halsizleşmiştim ki, hiçbir şey
hissetmiyordum...
Hocam birden götüme
kökleyip kaldı. Hırlar gibi sesler çıkararak boşalıyordu.
Döllerinin götümün içine fışkırdığını
hissedebiiyordum. O kadar çok boşalmıştı ki, götümden sızan
döller bacaklarıma akıyordu. Beni kaldırdı ve yere diz çoktürdü, sikini ağzıma almamı istedi. Ben
yapmak istemeyince
tokat attı, zorla sikini ağzıma soktu. Karşısında,
dizlerimin üstünde bekliyordum. O çok beğendiğim, 'Cool' dediğim
hoca artık gözüme öyle görünmüyordu. Ona bakınca vahşi bir
hayvan görüyordum.
Sikini bana
temizlettikten sonra koltuğa oturdu. Ben de zar zor ayağa
kalkıp, lavaboya gittim, ağzımı yüzümü temizledim. Ağlamaktan
gözlerim kıpkırmızı olmuştu. Salona döndüğümde yanında oturttu beni, "Özür dilerim bebeğim,
okadar güzel ve dar bir götün
var ki, kendime hakim olamadım! Söz, yarın daha nazik olurum!"
dedi. Ben hoca amacına ulaştı, götümü sikti, hevesini aldı,
benle işi bitti sanıyordum. Şaşkınlıkla, "Yarın
da mı geliyorum?" diye sordum. "Evet bebeğim, karım
yarın da evde yok!" dedi. Biraz kendime gelince hocanın evinden
çıktım ve doğruca kendi evimize gittim. Ama götümün
acısıyla nasıl yürüdüğümü bir de bana sorun. Eve
varınca ilk işim banyoya girmek oldu. Bir saate yakın duşun
altında kaldım ve ağladım.
Pazar günü anneme
yine, "Arkadaşlarda sınava hazırlanacağız..."
yalanını uydurup hocanın evine gittim. Zile
bastığımda kapıyı çırılçıplak bir şekilde
bizim sınıftaki Kübra açınca hayatımın şokunu
yaşadım. O Pazar günü İsmail hoca akşama kadar hem beni,
hem Kübra'yı götten sikti. Başta Kübra'ya içimden kızmıştım,
ama birlikte İsmail hocanın yarağını yedikten sonra Kübra
ile sıkı kanka ve sırdaş olduk. Artık hoca nezaman beni
veya Kübra'yı çağırsa, Kübra ile birlikte gidiyor, hocayı
ağızlarımızla ve götlerimizle boşaltıyorduk...
Sene
sonunda gerçekten söz verdiği gibi matematik dersimi geçmiştim
:)
[Ecemsu]
|